İlk girdiğimde heyecanlıydım sanırım, sonra baktım aşırı heyecan yapanlar var, onları sakinleştirmeye çalışarak kendimi de rahatlattım. En soldaki orta yaşlı kadına gittim. Selam verdi, zarfı açmamı istedi. Ne iş yapacağımı ve Nereye gideceğimi sorduktan sonra bir soru daha sordu ancak anlamadım, Allah'ın cezası zarfta bir türlü açılmıyordu. "sorry" diyebildim. Kadın tekrar sordu. Yine anlamamıştım, yine zarfı açamamıştım. Kadın acı bir gülümsemeyle yüzüme baktı ve son şansım olduğunu belli eder biçimde tekrar sordu. Evet anlamıştım bu sefer, Lake George' un fotoğraflarına bakıyor musun demişti, "Yees, everyday" şeklinde boşaldım, zarfıda yırtmayı başarmıştım. Kadın bir kahkaha attı, eliyle biryeri gösterdi soruyu tam sorarken okudum dedim, sonra bana baktı. Bir sorun var mı dedi, hayır teşekkürler dedim. Sonra arada geçen bir kaç saniyeyi anlatamam, keşke alabildim mi diye sorsaydım belkide bu baraj sorusuydu! diye geçirdim içimden. Baktı gülerek iyi eğlenceler dedi ve fişi uzattı. Hiç zorlanmamıştım, sadece takıldım. Günlerce heyecanlanmama da değmedi, tek bir şeyi biliyorum ki, 3 kez soruyu anlamasaydım vermeyebilirdi. Tanrıya şükür!





Alıntı
Bookmarks