Bu ülkeyi soyup soğana çevirenler=Bütün hükümetler,satılmadık malı mülkünü bırakmayanlar=son dönem dahil olmak üzere bütün siyasi partiler,avrupaya yaranmak için kendi ülkesini şikayet edenler=dışişleri bakanımız,demokratik yöntemlerle bi cumhurbaşkanı bile seçtirmeyenler=meclisin tümü,hukuk devletinin demokrasinin temeli olan erkler ayrılığını hiçe sayanlar=gazeteler,basın,siyasi parti başkanları ve sözcüleri,yargıyla halkı karşı karşıya getirenler özür dilememişken önder savda özür dilemeyiversin bence kimse bozulmayacaktır.
Önce bunu açıklayayım dedim.Sanırım ne demek istediğimi anlatabilmişimdir.
Bir ülkenin cumhurbaşkanı demek bazı ülkelerde görevi farklı olsada bizim ülkemizde yürütmenin sorumsuz kanadıdır.Yani yaptıklarını sorgulayamazsın,kararları son söz niteliğindedir.Bi anlamda ülkemizde 80 darbesinden sonra olağanüstü hal ilan etme yetkisiyle birlikte donatılmasıyla.Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesi ortadan kalkmıştır.Egemenlik kayıtsız şartsız olağanüstü hal ilan etme yetkisine sahip cumhurbaşkanı başbakan ve bakanlar kurulundadır ülkemizde.Bu ne demek şuanki iktidar partisi ülkedeki egemenliğin tek sahibidir demek.
Cumhurbaşkanı tarafsız olmalıdır ülkemizde yoksa bugün yaşadığımız sorunları 82 anayasasından sonra yaşamamız çok olağandır.Ayrıca cumhurbaşkanının geçmişi temiz olmalıdır hiçbi kuşku götürmemelidir.Tüm ülkenin cumhurbaşkanı olabilmelidir.
Nası seçilmeliydi diyosan?İktidar günü gelip mecliste sandalye sayısı 400 bile olsa meclisteki diğer insanları temsil eden vekillerinde söz hakkını kullanmasına izin vermelidir ve ortak kararla bi cumhurbaşkanı ortaya çıkarılmalıydı.Boşuna insanlar gerildi,boşuna bi seçim yapıldı ve tekrar aynı şekilde cumhurbaşkanı seçildi.





Alıntı
Bookmarks