Herkese Merhaba;
Ben 4 defa vize görüşmesine gitmiş biri olarak (ee artık deneyim olmuştur dimi) özellikle F-1 ve WAT vizesi konusunda bilgileri mi paylaşabilirim.. ben 27 martta vize görüşmesine gittim İstanbul konsolosluğuna ve daha önce 3 defa F-1 vizesi başvurusundan(dil okulu için) red yemiş biri olarak. Tedirgin oldum biraz "ulan WAT vizesindende red yersek" işimiz bitiktir diye de düşündüm . Bir de üstüne üslük son sınıf öğrencisiyim.. ve alttan hiçbir dersim yok.. nek aksi alttan ders bile almadım.. ve bir bomba daha maddi durum da sıfır Türkiyedeki binlerce üniversite öğrencisi gibi.. ee nasıl gidicen diyelimki WAT vizesi aldın nasıl gideceksin.. "ee daha önce dil kursuna nasıl başvurdun diyede sorabilirsiniz" onu sonra konuşuruz... babanın mesleği ne "inşaat işçisi,(canım babam)" anne ne iş yapar "misavirperver güzel yemek yapan bir ev hanımı" kardeşmi maşallah sürüsüne bereket.. bu durumdayken vize görüşmesine gittim... sonuç ne mi 2 numaradaki yakışıklı genç adam var istanbul konsolosluğunda... baktı bir kaç defa yüzüme baban ne iş yapıyor.. "contruction woker" anan ne yapar " she is goog wife, house wife"
peki dha önce vize ye başvurdun mu dedi.. önce anlamadım" please repat to me" -bu arada ingilizcem kıttır- bir daha sordu "yes, only three in Ankara"
adam soru sormadı.. bir daha microfonu kapattı içeri gitti nedense bende çok rahatım vize vermezsen verme havası.. gülümsemem eksik olmaz zor şartlarda bile.. birdaha geldi trankript elinde baktı transkripte peki dedi 5. sınıftasın değilmi "yes, 5 class" sonra neden 5 yıl dedi.. gelde anlat şimdi biliyorsunuz orta öğğretim braç öğretmenlikleri"ingilizce,matamatik,tarih,edebiyat ,coğrafya" eğitim yılı 5 yıldır.. hangi ingilizceyle cevap vercem.. şöyle dedim "because, educations sience, only one year and 6 month" -ne dediğimi ben bile anlamadım- okay dedi kaç aylık istiyorsun vizeni dedi " 4 months" sonra bir daha baktı.. elimde hazırlayabildiğim kadar belge vardı.. ülen bakmicakmı bunlara.. sorsammı dedim.. sorayım bari " please, can you see my other decuments" bilmem doğrumu sordum, " no thankyou" dedi. ok tedim sonra baktı arada gözlerime bakıyor versekmi bu hergelemi beyefendimi bende anlamadım... okey dedi al bu yeşil kağıdı DS ve SEVİS ini getir sana vize vercez.. tamammı.. " okay, thank you very much" dedim samimi bir ifadeyle.. işte bu kadar...
red etmek istese hemen eder samimi buldumu verir arkadaş bence o ankaradaki kel bile vermekten hoşlanıyor vermediklerinde yz ifadelerine dikkat edin tatlı bir gülümseme gibi ama içinde üzgünlük... hadi bakalım benimde maceram bu sormak istediklerinizi sorun arkadaşlar..