Baþlýkta bir anlam bozukluðu oldu. Ýþ sözleþmesi götürmediðim ilk görüþme bu senekiydi fakat toplamda 3.kez gittim görüþmeye. Sabah 6'dan beri dýþarýdayým. Uygun kelimeleri bir araya getirip baþlýk atmayý beceremiyorum þu anda.
2 senedir þirketlere para kaptýrýp verdikleri iþte dahi çalýþmadan kendi iþimi buluyordum. Bu sene independent wat adýyla ortaya çýkan sisteme katýldým ve iþ sözleþmesi veya herhangi bir güvence göstermeden DS-2019 belgemi getirttim. Uzun süredir uykularýmý kaçýran vize görüþmesine bu sabah gittim.
Ýlk olarak adým konusunda bayaðý bir konuþtuk.
C: You have two names, which one would you prefer?
F: Anyone
C: Which one do you use among your friends?
F: I use them both
C: Allright, how does your mom call you?
F: She uses "Faruk"
C: Then I'll call you with this name
Ardýndan geçen seneki iþlerimi sordu. Ýlk seneki iþimi anlatýrken "parti ivent sörvýsýs" diyeceðime "parti ivýnt sötvaysýs" gibi çocukluktan kalma saçma bir telaffuzla konuþunca 4-5 kere sordu bunu. Geçen sene kayýtlarda görünen "moving company"de çalýþtýðýmý söyledim. Hangisi daha zordu diye sorduðunda hiçbir farký yoktu dedim. Son olarak orada ne iþ yapacaðýmý sordu. Ýþim olmadýðýndan bahsetsem red verebilirdi. Ýþimi söylesem iþ sözleþmemin nerede olduðunu sorabilirdi. Tamamen içgüdüsel olarak "I'll probably work for same moving company" dedim. "OK, I approved your visa" dediðinde bayaðý rahatladým fakat bir türlü UPS kartýný vermedi. 1 dk boyunca bilgisayara bir þeyler yazýp durdu. "Have you applied any other student program in USA" sorusunu "Nope, just WAT" diyerek savuþturdum.
Sonuçta belirli bir iþim olmadan ve job aggrement göstermeden vizeyi almýþ oldum. Pasaport harcý, uçak bileti, konsolosluk masraflarý, sevis ve hatta çektirdiðim fotoðraf dahil olmak üzere toplamda $1450'a mâl oldu. Dönünce geri ödüycem paraný baba, söz veriyorum.![]()







Alýntý




Bookmarks