Çok geliştirdiğimi söyleyemeyeceğim. Sonuçta iş esnasında konuşmaya kalksak menajer gelip hemen laf söylüyordu. Yapacak iş olmasa bile burda durmayın dolaşın yürüyün konuşmayın diyorlardı. İş çıkışı da bir şey yapamıyorduk çünkü dışarı çıkacak bir yer yoktu. Otobüsler 18 de bitiyordu ve zaten saat başıydı. O yüzden uzak yerlere gitmemiz mümkün değildi. Bize yarım saat mesafede bar vardı. Ona da arkadaşım ve ben yürüyerek gidebilirdik ama diğer 2 arkadaş için durum farklıydı. Onlara uzaktı ve yürüyerek ya da bisikletle gece gelemiyorlardı. Bunun dışında amerikalılarla da samimi olamadık. İş esnasında zaten konuşamıyorduk. İş çıkışı da gidecek bir yer olmadığı için bir plan yapamıyorduk. 2-3 kere o dediğim bara gittik. O kadar. Dil geliştirmek için daha çok Wat çı olan yere gitmenizi öneririm. İnsandan insana değişir ama ben Amerikalıların hadi dışarı çıkalım şunu yapalım bunu yapalım dediklerini duymadım. Sonuçta onların kendi çevresi var, sizinle arkadaş olmaya ihtiyaçları yok. En iyi arkadaş olabileceğiniz kişiler watçılardır. O yüzden büyük işletmeler tercih edilmeli.
Bunun dışında bizim işveren de çalışanları kaynaştırmak için hiçbir şey yapmadı. Bizim bi arkadaşın çalıştığı otelde tek Türk oydu ve işveren onları kaynaştırmak için her hafta geziler düzenlemiş, piknikler yapmış. Bizde tam tersi konuşmamamız kaynaşmamamız için her şeyi yaptılar. Sonuç olarak Eastward Ho yu kesinlikle önermiyorum.
Dediğin gibi arkadaş çevresi de iyi değildi. Oda arkadaşım diğer Türk le pek yakın olamadık. Gidilecek tek mekan bardı ama o, o tarz yerlere karşıydı. Diğer 2 watcı makedon arkadaş da sabah 7de diğer işlerine gidiyordu ve evleri bara uzaktı. Dolayısıyla onlarla da çok çıkamadık. Zaten 1 tanesi 20 yaşındaydı, 21 yaş altı barlara giremiyor.





Alıntı
Bookmarks